Neden kendi dilimizde ibadet edemiyoruz?Kadınlarımız örtünmeli mi?Kur'an bilimin ve geleceğin habercisi mi; yoksa, sadece o çağın bilgilerini mi içeriyor?Kuran'da yer alan yaşam öykülerinin Tevrat'ta da birebir aynı olması bir tesadüf mü?Bir peygamberin yaşadıklarının hemen sonrasında o olayla ilgili bir ayet gelmesinin nedeni ne?Yıllardır konuşulagelen bu ve benzeri soruların aslında tek bir yanıtı var:Bilmiyoruz! Neye inandığımızı bilmiyoruz. Neden inandığımızı bilmiyoruz. Nereden başlayacağımızı bilmiyoruz.Yazar, size neye inanmanız gerektiğini söylemiyor; inandığınız şeyin ne olduğunu açıkça ortaya koyuyor.Kendi dilinizde nasıl ibadet edeceğinizi anlatırken, sizi Kuran'ın indiği çağdaki toplumsal yaşamın dehlizlerine götürerek, düşünmenizi sağlayan bir başucu kitabı sunuyor...lt;img src="https://s3-eu-west-1.amazonaws.com/dia/kitadagitim/ckeditor_assets/pictures/53/content_1_original_original.jpg" alt="" height="15" width="15" gt;lt;font size="1" color="white"gt;lt;/fontgt;lt;/imggt;