Yeni-Platoncu geleneğin, mistik teolojinin ve romantik Alman felsefesinin varisi olan Jung, psikanalizin kurucusu Freud’dan ve onun rüya teorilerinden tamamen ayrışır: Bir rüya, gizli anlamını dışa vurmak için peşin hükümlerle deşifre edilmeye ihtiyaç duymaz; aksine, bizzat kendi yorumunu içerir ve bu sayede ne kastettiğini bize söyler. Etnoloji ve antropolojinin yardımıyla rüyalardaki mitolojik ve dini motifleri ve simgesel oluşumları rüya sahibinin çağrışımlarıyla birlikte kavradığımızda o rüya zaten kendiliğinden çözülecektir. Yaklaşık iki yıllık (1928-1930) bir seminer dizisinin ürünü olan bu eserde Jung, bir hastasının rüyalarını analiz etmenin yanında rüya analizinin yöntemlerini ve pratiklerini de sunar.lt;img src="https://s3-eu-west-1.amazonaws.com/dia/kitadagitim/ckeditor_assets/pictures/53/content_1_original_original.jpg" alt="" height="15" width="15" gt;lt;font size="1" color="white"gt;lt;/fontgt;lt;/imggt;