Her hakikat, bir sırrın gölgesinde mi doğar? İstanbul'un puslu sokaklarında kaybolmuş bir akademisyen olan Ezra için gerçeklik, deklanşörüne bastığı an dondurduğu ama asla tam olarak kavrayamadığı bir fotoğraftan ibarettir. O, hayatın özünü o karelerde arasa da, aradığı geçici huzuru ancak sığındığı kadınların teninde bulabilen, kendi şüphelerinin esiri bir adamdır. Fakat bir çocuğun avucuna bıraktığı kadim yüzük, zihninin kapılarını kırarak onu akıl ile delilik arasındaki o ince çizgide yürümeye zorladığında, tüm bildikleri birer sanrıya dönüşür. Tam da o anlarda, dünya kendi ekseninden kayar. Kutsal olan her şey küle dönerken, Zekeriya adında bir lider, insanlığa kurtuluşu kan ve ateşle vaat eder. Onun Monad adını verdiği bu yeni düzen, dünya için bir kurtuluş mudur, yoksa görkemli bir sonun başlangıcı mı? Dünya ikiye bölünürken, insanlık asırlardır beklediği Mesih ile korktuğu Deccal arasında kalmıştır. Herkesin bir taraf seçmek zorunda olduğu bu kıyamet senaryosunda, en büyük savaş inançların değil, hakikatin ta kendisidir. Gerçekliğinizi sorgulamaya hazır olun. Çünkü bazı kapılar, yalnızca bir kez aralanır.
Tanıtım Metni