Dodan’ın esrarengiz ve heyecanlı serüveni ne zaman başladı? Kabilesinin son hikâye anlatıcısı olunca mı? Bir yabani otun bile yaşayamadığı Kurak Vadi’de gizemli devasa bir ağaç gördüğünü sandığı anda mı? Hikâyelerin ve tuhaflıkların peşine düşmeye karar verdiği o gece mi? Yoksa rüya aleminin karmaşık ve tehlikeli dünyasının kapıları ona açıldığında mı? Cevap hiçbiri denebilir ama belki de “hepsi”dir. İyisi mi, kahramanımız Dodan’ın, yoldaşı Eşkan ve Kaya Adam’la birlikte uzun çöl yollarını aşarak ihtişamlı Persepolis kentine vardıkları bu yolculukta onlara eşlik edin ve kararı siz verin. “Herkes rahat olsun, unutmayın ki zamanın görüp görebileceği en iyi avcı, hikâyeleri yakalamaya geliyor.”
Tanıtım Metni