“Müstakil ve anlamsız duvarın önüne birikmiş kalabalığın içindeki komiser, yanındaki memurlara ‘Dağıtın şu kalabalığı,’ dedi, bir kan havuzunun içinde yatan cesedin çevresinde üç-dört defa ağır ağır yürüdü, sonra eğilip ceplerini aradı; ne kimlik, ne ...