Ellerini birbirlerine uzatmışlardı; fakat yetişemiyorlardı... Sırat köprüsünde gibilerdi... İncecik bir köprüydü... Atılamayan adımlar, kavuşamayan eller, sürgün gibi olan bir köprü... O sürgün yeni filizlenmişti tıpkı içinde ki kıvılcımlar gibi Ya k ...