Bu romanda, bir sosyal pedagog ve bir sosyal yardim uzmani denetiminde Kapadokya gezisine katilan madde bagimlisi Alman gençlerinin siradisi hayatlari sergileniyor. Onlarin sadece maddeye degil, kendi olumsuz duygularina da bagimli olduklari vurgulaniyor ve özgürlesmeleri için sadelesmeleri gerektiginin alti çiziliyor.Bir yanda bunalima itilen toplum, kaybolan degerler, kirlenen iliskiler ve giderek bencillesen insan... Diger yana ise yükselmeye baslayan inanç, tükenmeyen umut ve tüm ihtisamiyla ortaya çikan sevgi...